ANKARA Üniversitesi Teknokent ile Simurg Kuş Yuvası Derneği iş birliğinde kurulan ‘Tüy Bankası’nda Türkiye‘de kayıtlı 504 kuş türünden 200’üne ait binlerce tüy özel yöntemlerle korunuyor. Tüy Bankası’nda, türlerin genetik çeşitliliği, popülasyon izleme ve tehdit altındaki türlerin korunmasına yönelik çalışmalar yapılırken; uçamayacak durumdaki ebabil ve kırlangıç kuşları, tüy implantasyonu ile tekrar doğaya döndürülüyor.
Ankara Üniversitesi Teknokent’te yer alan Hayvan ve Bitki Genomik Araştırma İnovasyon Merkezi bünyesinde 2019 yılında kuş türlerinin popülasyonunu izlemek ve koruma çalışmalarına katkı vermek amacıyla Tüy Bankası kuruldu. Simurg Kuş Yuvası Derneği ile de iş birliği sağlandı. Derneğe Türkiye‘nin dört bir tarafından getirilen kuşların yanı sıra saha çalışmalarında tıbbi müdahale olmadan kuşlardan elde edilen tüyler, Tüy Bankası’nda özel yöntemlerle saklandı. Şu anda Türkiye‘de kayıtlı bulunan 504 kuş türünden 200’üne ait binlerce tüy burada saklanıyor.
DNA BARKODLAMA TEKNİĞİ KULLANILIYOR
Bankada, DNA barkodlama tekniği kullanılarak yerel kuş veri tabanı oluşturulurken; türlerin genetik çeşitliliği, popülasyon izleme ve tehdit altındaki türlerin korunmasına yönelik çalışmalar yapılıyor. Uçamayacak durumdaki yaralı ebabil ve kırlangıç kuşlarına tüy implantasyonu da gerçekleştiriliyor. Özellikle kanat yarası ile gelen bu kuşlara, bankadaki sağlıklı tüylerin implantasyonu yapılıyor. Yaralı ebabil ve kırlangıçlar rehabilitasyon sürecinden sonra da doğaya bırakılıyor.
‘TÜYLERİ İNVAZİZ OLMAYAN METOTLARLA ELDE EDİYORUZ’
Simurg Kuş Yuvası Derneği Yönetim Kurulu Başkanı ve Araştırmacı Alaz Uslu, Tüy Bankası’nda nesli küresel ölçekte tehlike altında olanların da aralarında bulunduğu 200 farklı kuş türüne ait tüy bulunduğunu söyledi. Uslu, “Kuş tüylerini kesinlikle invaziv olmayan metotlarla elde ediyoruz. Dernek bünyemize rehabilitasyon amacıyla ulaşan kuşlardan elde ettiğimiz tüyler. Bu tüyler genellikle büyük ölçüde Türkiye avifaunasına ait türlerin tüyleri oluyor. Üveyik, şah kartal, toy, dik kuyruk gibi nesli tehdit altındaki türlere ait tüyler var. Çok daha yaygın olan leş kargası, şahin gibi türlerden de tüy örneklerimizi kütüphanemizde tutuyoruz” dedi.
‘VATANDAŞLARIN BULDUĞU TÜYLERİ KABUL EDİYORUZ’
‘ÜLKEMİZE KATKIDA BULUNUYORUZ’
Hayvan ve Bitki Genomik Araştırma İnovasyon Merkezi Araştırma Geliştirme Müdürü Ayşegül Er Gökçe ise tüylerden DNA barkodlama tekniği kullanarak bir yerel kuş veri tabanı oluşturduklarını, veri tabanı ile bölgedeki kuş türlerinin genetik kimliğini belirleme ve biyoçeşitliliği izleme çalışmalarına katkı sağladığını söyledi. Gökçe, “Burada aslında kuş tüylerinin moleküler ve genetik kimliğini ortaya çıkartıyoruz. Aslında tüylerden DNA’sını elde ediyoruz. Bu da bize o canlının hangi tür olduğunu söylüyor. Bu kombinasyon dizilerini yerel veri tabanımızda birleştirerek, ülkemize aslında bir katkıda bulunuyoruz. Hem de uluslararası veri tabanlarına bunları işliyoruz” dedi.